Site İçi SEO Nedir? Nasıl Yapılır?

Bu makalede, arama sonuçları için içeriğinizi nasıl optimize edeceğinize dair ipuçları ve gerçek markalardan örnekler de dahil olmak üzere, site içi SEO hakkında bilmeniz gereken her şey açıklanmaktadır.

Site İçi SEO Nedir?

Site içi SEO, sitenizin sayfalarını Google gibi arama motorlarında daha üst sıralara taşımak ve konu veya ürün hakkında bilgi edinmek isteyen kişileri çekmek için optimize etme sürecidir.

Sayfa içi SEO olarak da adlandırılan bu yöntem, ideal okuyucunuzun arama amacını karşılayan içerik oluşturmanızı sağlar. Doğru yapıldığında, Google içeriğinizi alakalı olarak görecek ve sonuç sayfasında daha üst sıralarda görüntüleyecektir, bu da markanız için daha fazla görünürlük anlamına gelir.

Site İçi SEO ile Site Dışı SEO Arasındaki Fark Nedir?

Sayfa içi SEO, web sitenizde veya bireysel web sayfalarınızda arama motorları için daha görünür ve ideal kullanıcılarınız için daha çekici hale getirmek amacıyla yaptığınız her şeyi ifade eder.

Bu, hedef kitlenizin arama olasılığının yüksek olduğu kelimeleri veya ifadeleri (anahtar kelimeleri) meta başlığınıza, meta açıklamanıza, başlıklarınıza, alt başlıklarınıza, gövde içeriğinize ve URL’lerinize eklemeyi, sitenizdeki ilgili parçalara bağlantı vermeyi ve çok daha fazlasını içerir.

Site dışı SEO, organik sıralamalarını iyileştirmek için sitenizin “dışında” yaptığınız her şeyle ilgilidir. Bu, diğer saygın web sitelerinin içeriğinize bağlantı vermesini (backlink), içeriğinizi sosyal medyada yeniden amaçlandırmayı ve dağıtmayı ve daha fazlasını içerir.

Her iki unsur da harika bir SEO stratejisini oluşturur; bunlar birlikte çalışarak sitenizin arama motoru sonuçlarındaki görünürlüğünü iyileştirir ve organik trafiğinizi artırır.

Ancak, dış etkenler üzerinde daha az, web sitenizdeki sayfalar üzerinde daha fazla kontrolünüz vardır, bu yüzden site içi SEO’yu doğru şekilde nasıl yapacağınızı öğrenmeniz gerekmektedir.

Sayfa İçi SEO Neden Önemlidir?

Basitçe ifade etmek gerekirse, sayfa içi SEO önemlidir çünkü arama motorları bir kullanıcının sorgusunu işlerken önce insanlara yönelik içeriğe öncelik verir.

Örneğin Google, arama yapanların insanlar tarafından, insanlar için yazılmış daha özgün ve faydalı içerikler görmesini sağlamak amacıyla sürekli olarak faydalı içerik güncellemeleri yayınlar.

Bir diğer örnek ise, aynı sebepten ötürü EAT kalite değerlendirme kılavuzlarına bir E (Deneyim) daha eklemesidir.

Her iki güncelleme de Google’ın (ve diğer arama motorlarının da) kullanıcılarına mümkün olan en iyi deneyimi sunmaya, sorularına alakalı yanıtlar vermeye ne kadar önem verdiğini ortaya koyuyor.

Elbette, çıta yükseldikçe bir üst seviyeye geçmenin en iyi yolu, arama amacına uygun, yüksek kaliteli içerik oluşturmaktır.

Bu şekilde, Google içeriğinizi sonuç sayfasında daha üst sıralarda yer alacak kadar yararlı görecek ve böylece hedef kitlenizin sizi bulmak için en üst sıraya kadar kaydırmasına gerek kalmayacak (tabii ki varlığınızı biliyorlarsa).

İşte bu yüzden sayfa içi SEO önemlidir.

Site içi optimizasyon konusuna daha detaylı bakmak gerekirse;

Site İçi SEO’ya Neden Önem Vermelisiniz?

SEO, diğer kanallarla karşılaştırıldığında üç yıllık ortalama yatırım getirisi (ROI olarak da bilinir) açısından en yüksek orana sahip olduğundan, uzun vadede etkili ve sürdürülebilir bir stratejidir.

Çeşitli dijital pazarlama kampanyaları üzerine 2021’de yapılan bir çalışma, SEO’nun üç yıllık noktada %748 yatırım getirisi sağladığını buldu.

SEO, B2B SaaS, e-ticaret, finansal hizmetler ve gayrimenkul gibi sektörler için en iyi performans gösteren kanaldır.

Ancak SEO içeriğinizden en iyi sonuçları almak istiyorsanız, birinci sayfanın herhangi bir yerinde bir sonuç değil, en üst sırayı hedeflemelisiniz.

Google arama sayfasındaki bir numaralı organik sonuç ortalama %39,6 tıklama oranı (TO) alırken, ikinci sonuç %18,4 ve üçüncü sonuç %10,1 alır. İlk organik sonucun en çok ödenen reklamdan 19 kat daha fazla tıklama aldığını da belirtmeden geçmeyelim.

Birinci sayfanın geri kalan kısmında ise, üçüncü sayfadan sonraki her pozisyonda ortalama TBM’ler tek hanelere düşmektedir.

Peki, neden site içi SEO’ya önem vermeliyiz?

Çünkü rekabet yüksek ve en üst sırada yer almak için elinizden gelen her şeyi yaptığınızdan emin olmak istiyorsunuz. Harika içerikler yazabilirsiniz ancak kimse bulamazsa istediğiniz sonuçları elde edemezsiniz. Site içi SEO, web sitenizin arama motoru sonuçlarındaki görünürlüğünü iyileştirmek için çok önemlidir.

Site içi SEO’yu optimize etmek, işlerin yolunda gitmesini (içerik, yapı ve kod öğeleri) sağlar; böylece içeriğiniz ve okuyucularınızın önüne hiçbir şey geçmez.

Teknik SEO da arama motorlarının içeriğinizi bulmasına yardımcı olur ve kullanıcı deneyimini iyileştirir; ancak esas olarak sayfadaki içerik yerine web sitenizin koduyla ilgilenir.

Site İçi SEO Stratejisi Nedir ve Nasıl Oluşturulur?

Belirli taktiklerin ayrıntılarına girmeden önce, başarılı bir sayfa içi SEO stratejisinin nasıl göründüğüne bir bakalım.

MINUTTIA’nın yönetici müdürü George Chasiotis’e göre, hedefiniz tarama verimliliğini sağlamak ve konu otoritesi (topical authority) oluşturmak olmalıdır.” diyor.

Tarama verimliliği, arama motoru botlarının web sitenizdeki tüm sayfaları tararken ve dizine eklerken karşılaştığı kolaylığı (veya zorluğu) ifade eder.

Konu otoritesi, sürekli olarak derinlemesine içerik yayınlayarak web sitenizi belirli arama konularında uzman olarak konumlandırma sürecidir.

Hem tarama verimliliğinin hem de konu otoritesinin oluşması için zamana ihtiyaç vardır, bu yüzden stratejinizi tasarlarken uzun vadeli bir vizyona sahip olmak istersiniz.

Bu SEO stratejisini oluştururken, sayfa içi SEO stratejinizin yalnızca anahtar kelimelerle ilgili olmadığını anlamak önemlidir. Evet, bunlar önemlidir. Ancak yalnızca bunları düşünürseniz, optimizasyonunuz tamamlanmamış olur.

Ayrıca içerik oluşturma ve URL yapısı için ilgili anahtar kelimeleri seçmeye odaklanmalısınız. İlgili anahtar kelimeler, içeriğinizin arama sonuçlarındaki görünürlüğünü ve kullanıcı arama sorgularına olan bağlamını ve alaka düzeyini etkiler.

Sayfa içi SEO faktörleri iki türe ayrılabilir:

1. Anahtar kelimeyle ilgili öğeler
2. Anahtar kelime odaklı olmayan öğeler

Stratejinin her iki yarısının da ele almanız gereken belirli konulara nasıl ayrıldığını aşağıda görebilirsiniz:

Anahtar kelimeyle ilgili unsurlar:

• Kullanıcı amacını anlama ve ele alma yeteneği
• Yetkili, taze ve güvenilir içerik
• İçeriğinizdeki kapsam (konu) derinliği
• Benzersiz içerik oluşturma

Anahtar sözcük olmayan öğeler:

• Kullanıcı deneyimi için optimize edilmiş tasarım
• Sayfa hızı ve Core Web Vitals
• Görüntü ve medya optimizasyonu
• Mobil uyumlu tasarım
• İç bağlantı stratejisi
• Sayfa yapısı (mimari)

Bunlar, sayfa içi SEO’da ustalaşmak için ihtiyaç duyduğunuz temel unsurlardan bazılarıdır. Bu kılavuzun geri kalanını bunu nasıl yapacağınızı ele alarak geçireceğiz.

Seçtiğiniz anahtar kelimeler için en iyi içeriği oluşturmakla başlayalım.

Yüksek Kaliteli SEO Uyumlu İçerikler Yazmak

Daha önce de belirttiğimiz gibi, SEO içeriklerinizin iki hedef kitlesi vardır: tarayıcılar ve gerçek okuyucular.

İşte iyi haber:

Google, son okuyucular için en iyi içeriği bulabilmek amacıyla algoritmasını güncellemek için çok (çok fazla) zaman harcamıştır.

Kötü haber şu ki, içeriğinizi anahtar kelimelerle doldurup, yayınla tuşuna basıp trafiğin gelmesini bekleyemezsiniz.

Ancak, içerik oluşturmayı her iki kitle için de işe yarayacak şekilde dengelemek giderek daha kolay hale geliyor. Arama (tarama) botları tarafından kullanılan doğrulanmış SEO sayfa sıralaması faktörlerinin çoğu, insan okuyucuların görmek istediği niteliklerle aynıdır.

Peki, sayfa içi SEO’nuzun anahtar kelime odaklı kısmına nasıl yaklaşacağınız ve bu süreçte tüm içerik kalite kontrol noktalarına ulaştığınızdan nasıl emin olacağınız aşağıda açıklanmıştır.

Anahtar Kelime Araştırmasına Yeni Bir Yaklaşım

Anahtar kelime araştırması hala SEO içerik stratejinizin temel taşını oluşturur. Özellikle, konu kümeleri olarak bilinen içerik çerçevelerini bir araya getirmeye başladığınız yerdir.

Yani, sadece SEO araçlarında anahtar kelimenizi arayıp trafik sayıları bulmakla ilgili değil. Bunun yerine, bir anahtar kelime aramasında neyin ortaya çıktığına dair daha bütünsel bir görüş elde etmekle ilgilidir.

Konu otoritesi oluşturmak isteyen SEO uzmanları, anahtar kelime seçimi ve gruplandırma yaklaşımlarını yeniden düşünmek için kümeleme çerçevesini kullanabilirler.

Bir sefer sizde bir hedef anahtar kelime için optimizasyon yapmak yerine, temalara ve kümelere odaklanın. Bu, konu otoritesi oluşturmaya ve (her iki kitleye de) markanızın güvenilir bir kaynak olabileceğini kanıtlamaya yardımcı olur.

Markanızın kapsamasını istediğiniz genel konuları belirledikten sonra, kullanıcıların tüm satın alma yolculukları boyunca onlara hizmet edecek anahtar kelimeleri bularak içerik çerçevesini doldurmanın zamanı geldi.

Daha büyük bir temayı ayrı içerik parçalarına ayırmak için arama amacını nasıl kullanabileceğinize bir bakalım.

Arama Amacını Anlamak

Başarılı SEO içeriğinin kilidini açmanın anahtarı kullanıcı amacıdır (veya arama niyeti).

Niyet, bir kişinin Google’a gitmesinin ve ilk etapta anahtar kelimenizi yazmasının nedenidir. Temel düzeyde, arama niyetini aşağıdaki dört kategoriyi kullanarak analiz edebilirsiniz:

• Gezinme: Belirli bir web sitesini bulmak istiyorum (“Salesforce web sitesi”)
• Bilgilendirici: Bir konu hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorum (“CRM Nedir?”)
• İşlemsel: Bir eylemi tamamlamak veya bir satın alma işlemi yapmak istiyorum (“Salesforce ücretsiz deneme”)
• Ticari: Bir markayı satın almadan önce onun hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorum (“Salesforce ve HubSpot”)

Arama sorgularının ardındaki amacı (kullanıcınızın “nedenini”) belirlemek, en iyi içeriği nasıl oluşturacağınızı anlamanın ilk adımıdır. Amacı bildiğinizde, anahtar sözcüğe derinlemesine bir yanıt oluşturmak için ne tür bilgiler eklemeniz gerektiğini daha iyi anlarsınız.

Örneğin, bir arama yapan kişi “CRM Nedir?” gibi bilgilendirici bir anahtar kelime yazarsa, ilgili soruları (“CRM nasıl çalışır?”, “CRM’ye kimin ihtiyacı var?”) ve konuları (satış kanalı, satış araçları, pazarlama teknolojisi) aramalısınız.

“Salesforce ve HubSpot” gibi ticari bir arama için bir makale, fiyatlandırma seçenekleri, ürün özellikleri ve kullanıcı yorumları gibi kişilerin iki markayı karşılaştırmasına yardımcı olacak bilgiler içermelidir.

Benzersiz ve Değerli İçerikler Oluşturma

Arama amacınızı anladıktan sonra araştırma yapabilir, güzel bir yazı yazabilir ve işte oldu! İşiniz bitti. Değil mi?

Aslında tam olarak öyle değil.

Markanızın öne çıkmasını (ve SERP’lerde en üst sıraya ulaşma şansını artırmasını) istiyorsanız, farklılaşmanız gerekir.

Yeni bilgi kaynakları getirmenin yanı sıra, bilgilerinizi paketlemenin ve iletmenin benzersiz yollarını düşünebilirsiniz. Örneğin, şunları yapabilirsiniz:

• Öğretici videolar oluşturma
• İnfografikler oluşturma
• Özel şablonlar oluşturma (checklist vb.)
• Mevcut sorunlara yeni yaklaşımlar önerme

Evet, rekabeti kontrol etmek ve orada neler olduğunu görmek iyidir. Ancak en iyi sonuçların zaten söylediğini yeniden yayınlamamalısınız. Nasıl farklılaşacağınızı ve daha fazla değer yaratacağınızı bulmak için araştırmanızı yapın.

Anahtar Kelimeleri Doğru Yerlere Eklemek (Anahtar Kelime Konumlandırma)

Tarama verimliliğini artırmaya gelince, hedef anahtar kelimeleri eklemek isteyeceğiniz bazı stratejik yerler vardır.

Oluşturduğunuz her yeni içerikte, anahtar kelimeleri şuraya eklemelisiniz:

• Başlık etiketleri (H1, H2 vb.)
• Sayfa başlığı
• Bağlantı metni
• URL yapısı
• Meta açıklamaları: Tıklanmaya değer meta açıklamaları yazın ve üç noktanın açıklamanın hiçbir bölümünü kesmemesi için bunları önerilen uzunluğa güncelleyin.
• Resim dosya adları
• Başlıklar ve alt başlıklar
• Resim açıklamaları ve alt etiketler

Başlık etiketinde belirli anahtar kelimelere yer vermek, arama motoru sonuç sayfalarındaki görünürlüğü ve sıralamayı iyileştirir.

Çoğunlukla bu, arama motorlarının anahtar kelime yoğunluğu açısından aşırıya kaçmadan, makalenizin konusunu ve bağlamını belirlemesine yardımcı olur.

Son Kullanıcılar İçin Yazmak (Gerçek İnsanlar İçin)

Hem insan okuyucuları hem de kodlanmış robotları memnun edecek içerik yazmak her zaman kolay değildir. Kabul edelim — bunlar tamamen farklı kullanıcı tipleridir.

Sonuçta müşteriniz olabilecek ve markanızla ilişki kurabilecek olan insandır.

İnsanlar SEO stratejinizin hedefidir. Sadece birkaç ekstra anahtar kelime eklemek için çok çalışarak oluşturduğunuz güveni sabote etmeyin.

İçeriğiniz için mükemmel dengeyi bulmak zaman alabilir.

İyi haber mi?

Bunu tek başınıza yapmak zorunda değilsiniz.

En iyi içerik optimizasyon araçları, anahtar kelimeleri saymanın ötesine geçerek SEO ihtiyaçlarınızı son okuyucunun deneyimiyle dengelemenize yardımcı olur.

Site içi SEO Nasıl Yapılır?

SEO çabalarınızdan sonuç almak söz konusu olduğunda tutarlılık önemli bir faktördür. Arama motoru tarayıcılarının ve kullanıcıların benzersiz ve değerli bulduğu istikrarlı bir içerik akışı oluşturmalısınız.

İster tek bir yazarınız olsun ister içeriğe adanmış bir ekibiniz olsun, kalite güvencesini sürecin bir parçası haline getirmeyi düşünmek önemlidir. Sonuçta, SEO genellikle uzun vadeli bir stratejidir ve ekibiniz zamanla gelişebilir.

Kullanıcı Deneyimi (UX) Odaklı Tasarım

İçerik kalitesini ele aldığımıza göre, kullanıcı deneyimine (UX) ve web sayfası optimizasyonuna geçelim. Bir site mimarisi içinde web sayfalarını düzenlemek ve önceliklendirmek, hem kullanıcı deneyimini hem de arama motoru görünürlüğünü artırmak için çok önemlidir.

Bu yazının geri kalanında, tarama verimliliğini artırmak ve okuyuculara daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmak için kullanabileceğiniz anahtar kelime dışı SEO en iyi uygulamaları ele alınmaktadır.

İçindekiler (TOC)

Birçok SEO uzmanı, özellikle uzun biçimli yazılar için içerik tablosu kullanılmasını da öneriyor.

İçeriğinize içindekiler tablosu eklemek, okuyucunun arama amacına hızlı bir şekilde ulaşmanıza yardımcı olur ve SERP’teki sıralamanızı iyileştirebilir.

Bir gönderinin en üstünde tıklanabilir bir içerik tablosu kullanmak, okuyuculara yalnızca değerli bilgiler vermekle kalmaz, aynı zamanda sayfanızla hemen etkileşime geçmelerini de teşvik eder.

Google, bir makalenin içindekiler tablosundan alınan tıklanabilir bağlantı etiketlerini içerecek şekilde SERP sonuç formatlarını güncelleyecek kadar ileri gitti.

Beyaz Alan Kullanımı

Grafik tasarımcıların öğrendiği ilk derslerden biri, bir belgedeki veya grafikteki öğelerin etrafındaki beyaz alanın veya boş alanın değeridir. Bunun, kullanıcı deneyimini iyileştirmenin ve sayfa içi SEO çabalarınızı desteklemenin de yararlı bir yolu olabileceği ortaya çıktı.

Beyaz boşluğu kullanarak dahil edebilirsiniz

• Satır sonları
• Madde işaretleri
• Numaralandırılmış listeler
• Kısa paragraflar (üç ila dört cümle)

Beyaz alan, web sitenizin sayfalarının genel görünümünü iyileştirmek ve okuyucunun dikkatini çekmenizi kolaylaştırmak gibi çeşitli avantajlar sunar.

SEO söz konusu olduğunda, kapsamlı kapsam ile keyifli bir kullanıcı deneyimi arasında bir denge oluşturmak istersiniz. Beyaz alan, içerik derinliğinizden ödün vermeden okunabilirliği iyileştirmenin bir yoludur.

Mobil Uyumlu Tasarım

“Arama motoru optimizasyonu” terimi ilk kez 1990’ların sonlarında ortaya çıktığında, kapaklı telefonlar büyük çıkışını yapıyordu. O zamanlar mobil aramanın SEO pazarlamacıları için bir öncelik olmadığını söylemek güvenlidir.

2020 yılından bu yana internet trafiğinin yarısından fazlasını mobil cihazlar oluşturuyor ve bu durum Google’ın algoritmasını da buna göre değiştiriyor.

Google’ın son birkaç yılda yaptığı en büyük değişiklik, mobil öncelikli dizine geçiş oldu. Önce mobil telefon olarak tarıyoruz ve sayfanızın masaüstü sürümünde bulunan ancak mobil sürümünde bulunmayan içeriğiniz varsa, onu elde edemeyebiliriz.

Başka bir deyişle, mobil uyumlu tasarım her SEO pazarlamacısı için ön planda olmalıdır. Bunun çoğu teknik SEO alanına girse de, okuyucu deneyimini etkiler ve burada bahsedilmeyi hak eder.

Sayfa içi SEO’ya gelince, dikkate almanız gereken birkaç ipucu şunlardır:

• Web sitenizin navigasyonunu ve menülerini tasarlarken mobil deneyimi önceliklendirin
• Mobil için 16 piksellik bir temel yazı tipi kullanın ve başlıkları temel yazı tipine göre değiştirin
• Mobil öncelikli veya duyarlı tasarım kullanın

En azından, kusursuz bir kullanıcı deneyimi olduğundan emin olmak için web sitenizin mobil deneyimini şirket içinde test etmelisiniz.

Meta Başlığı

Meta başlık etiketleri, sayfadaki en önemli SEO öğesidir ve genellikle bu içerik türünde bulunan hedef anahtar kelimeler, arama motorlarında ilgili sayfaların döndürülmesine yardımcı olur.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• En önemli anahtar kelimeniz web sitenizin başlığında mı?
• Anahtar kelime başlık etiketinin başına mı yerleştirildi?
• Başlık etiketiniz 70 karakter ile sınırlı mı?
• Başlık içeriğiniz benzersiz mi?

Başlık etiketi tek başına bir etikettir ve sıklıkla meta başlığıyla karıştırılır. Bu arada her ikisinin de işlevi, konumu aynıdır ve bazı siteler her ikisi için de aynı içeriği kullanır. Meta başlık etiketiniz olmasa bile, başlık etiketine sahip olmak ZORUNLUDUR.

Web sitenizin başlığında en önemli anahtar kelimeye sahip olmalısınız ve anahtar kelime başlangıca (70 karakter içinde) yerleştirilmelidir. 70 karakterden fazla olmaması zorunlu değildir ancak bu yalnızca kullanılabilirlik nedenlerindendir. Başlık içeriğini başka hiçbir yerde kopyalamayın, içerik benzersiz ve insanlar tarafından anlaşılabilir olmalıdır.

Meta Açıklaması

Açıklama etiketi, site ziyaretçileriniz için önemlidir çünkü arama sonuçlarında gördükleri web sayfası içeriğinin özüdür. Meta açıklamasındaki anahtar kelimeler, eskiden web sitelerinin sıralanmasına yardımcı olurdu, ancak geçmişte bu öğenin SEO için manipüle edilmesi nedeniyle artık pek işe yaramıyor.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Meta açıklama etiketiniz hedeflenen anahtar kelimelerinizi içeriyor mu?
• Meta açıklama içeriğiniz 150 karakter ile sınırlı mı?
• Kullanıcıların daha iyi anlamasına yardımcı olmak için açıklama içeriğinde eşanlamlılar kullanıyor musunuz?
• Her web sayfası için benzersiz mi?

Başlıkta olduğu gibi, karakter sayısı zorunlu değildir, ancak sayıyı aşarsa ekstra içerik bir elips olarak gösterilecektir ve kimse için bir değeri olmayacaktır. Ayrıca, genellikle ilgili arama sonuçlarında vurgulandığı gibi, açıklamada anahtar kelimeleri veya eş anlamlıları kullanmalısınız.

Açıklamadaki anahtar kelimelerin SEO’ya ne ölçüde yardımcı olduğu bilinmemekle birlikte, açıklamanın kendisi birçok sitenin arama sonuçlarında tıklama oranını artırmasına yardımcı olur. Başlığınızda açıklayamadığınız şeyleri, başlıktan daha fazla karaktere izin verdiği için meta açıklamasında açıklayabilirsiniz. Son olarak, meta açıklamalarınızı kopyalamadığınızdan ve benzersiz tuttuğunuzdan emin olun.

İçerik Konu Başlıkları ve Hiyerarşisi

Başlık ve açıklamanın aksine, başlık etiketi web sayfasında insan ziyaretçilere görünür. Ayrıca arama motoru açısından da önemlidir çünkü arama motoru botları sayfayla ilgili bilgileri başlık etiketinden, özellikle h1 etiketinden alır.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Bir h1 etiketiniz var mı?
• Hedeflenen anahtar kelimeniz h1 etiketinde mi ve etiketin başına doğru mu yerleştirilmiş?
• Başlık etiketinin içeriği benzersiz ve anahtar kelimeyi içeriyor mu?

Başlık etiketi içeriği, web sitesinin amacını birkaç kelimeyle özetler. Web sitenizin alanını kapladığı için karakter sınırı yoktur, ancak ziyaretçinin dikkatini çekmek için olabildiğince kısa tutmak bir normdur. SEO kısmına yardımcı olmak için, başlık etiketi hedeflenen anahtar kelimenizi içermelidir. Ayrıca, anahtar kelimenin başlık etiketinin başına doğru yerleştirilmesi önerilir.

Birden fazla başlık etiketiniz olabilir, ancak h1’den h6’ya kadar bir hiyerarşide olmalıdır. Bir sayfada iki h1 etiketi bulunmalıdır. Ayrıca, her iki içeriğin amacı da oldukça aynı olsa da, başlık etiketindeki içeriği başlık etiketine kopyalamayın. Bazen h2 ve h3’te anahtar kelimeler olması (eğer varsa) arama motorlarına zayıf bir alaka sinyali de iletebilir.

NOT: Siteniz hakkında arama motorlarına bilgi sağlamaya yardımcı olan birçok meta etiketi vardır ancak bunların SEO’ya kesin olarak katkısı yoktur.

İçerik

Bir sitenin içeriği belirli bir web sayfası için seçilen anahtar kelimeleri içermelidir. Bunlar hedeflenen anahtar kelimeler veya uzun kuyruklu anahtar kelimeler veya eş anlamlılar olabilir. Sadece anahtar kelime yoğunluğunun çok yüksek olmadığından emin olun, yani bunları yalnızca insan okuyucu için mantıklı olduklarında kullanın.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Ana anahtar kelimeleriniz web sitesi içeriğinizin ilk birkaç satırında yer alıyor mu?
• İçerik gövdesinde optimum anahtar kelime yoğunluğunu koruyor musunuz?
• 800 kelimeden fazla içeriğiniz var mı?
• Her web sayfası için özgün ve benzersiz içeriğiniz var mı?

İçeriğinizi web sitesinde 500 veya 1000 kelimeden fazla tutmak genellikle en iyi uygulamadır çünkü arama motorları uzun içerikleri sever. Ancak bu, işletme web sitenizi her yerde dolgu maddeleri olan bir bloga dönüştürmeniz gerektiği anlamına gelmez. İçeriğinizin uzunluğunu mümkün olduğunca uzun tutun ancak aynı zamanda okuyucuların uzun bir makaleyi kaydırmak zorunda kalmadan tam olarak ihtiyaç duydukları bilgileri aldıklarından emin olun.

İçerik uzunluğunun SERP’leri etkilediğine dair bu araştırmayı görürseniz, eşiğin daha yüksek olduğunu göreceksiniz. Ancak Google’ın bu belirli sinyale göre sıralarken bir blog ile bir işletme web sitesi arasındaki farkı bildiğinden eminiz. Google’ın ince içerikten kaçınmakla ilgili söylediği şey, işleri daha açık hale getirmek için.

Anahtar kelime yoğunluğuna gelince, bunu tanımlamak için kesin bir sayı yoktur ancak bilmeniz gereken tek şey, bir web sayfasındaki ortalama iki ila dört paragraflık içerikte, insan okuyucu için alakalı olduklarında anahtar kelimeleri kullanmanızdır. Anahtar kelime yoğunluğu hakkında daha fazla bilgi edinmek için, ideal anahtar kelime yoğunluğu hakkında konuşan Google mühendisi Matt Cutts’ın bu videosunu izlemenizi öneririz.

Arama motorlarının da içeriğinizin hedef anahtar kelimelerinizle alakalılığını analiz etmek için kullandığı gizli anlamsal dizinleme anahtar kelimelerini her zaman kullanabilirsiniz.

Gizli anlamsal dizinleme anahtar kelimeleri hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

URL Yapısı

URL’leri temiz tutun ve bunları içeriği uygun şekilde tanımlayan anahtar kelimeler veya sözcüklerle doldurun. URL’ler bir sitenin mimarisi hakkında çok şey söyler ve genellikle SEO ve kullanılabilirlik açısından önemli kabul edilir. Sayfalarınıza yalnızca tek bir URL kullanılarak erişilebildiğinden emin olun.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Kısa ve temiz URL’leriniz var mı?
• URL’lerinizde anahtar kelimeler başa doğru yerleştirilmiş mi?
• URL’lerde tire kullanıyor musunuz?
• İçeriğiniz tek bir URL üzerinden mi erişilebilir?

URL’ler aynı zamanda sayfadaki en önemli SEO öğelerinden biridir. Eskiden, anahtar kelime alan adları aramada daha üst sıralarda yer alırdı. Ancak, anahtar kelime alan adları artık arama sıralamasında bir etken değil. Sahip olmanız gereken şey, alan adının ötesine geçen URL’nin geri kalanında anahtar kelimelerdir.

Gereksiz URL parametrelerinden arındırılmış temiz bir URL, arama motoru botlarını taramak için harikadır. Ayrıca, tireli URL’ler, alt çizgili URL’lere tercih edilir.

Ve eğer mümkünse hedef anahtar kelimelerinizi URL’nin başına yerleştirmelisiniz çünkü arama motorları URL’de bulunan içeriğin alakalılığını çıkarmaya çalışırken ilk birkaç kelimeye öncelik veriyor gibi görünüyor. Bunu yapamasanız bile sorun değil, URL’niz içeriği mümkün olan en iyi şekilde tanımlayan kelimeleri içermelidir.

Ayrıca, aynı içeriğe sahip URL’lere dikkat etmelisiniz. Yinelenen sayfalarda rel=”canonical” etiketlerini kullanın ve arama motorlarına içeriğin orijinal konumu olarak hangi sayfayı dikkate alacağını bildirin.

İçerik yönetim sisteminiz, sendikasyon içeriğiniz veya e-ticaret alışveriş sistemleriniz nedeniyle yanlışlıkla çoğaltılmış içerik barındırmak kolaydır. Bu durumlarda, arama motorlarını orijinal içeriğe yönlendirmek için rel=”canonical” etiketini kullanın. Arama motorları bu açıklamayı gördüğünde, geçerli sayfanın bir kopya olduğunu ve orijinal sayfaya bağlantı suyu, güven ve yetki iletmek için bunu bilir.

Görseller

Arama motorları görsellerdeki metinlere erişemezler ancak alt text niteliği arasına yazılan görseller hakkındaki metinlere kesinlikle erişebilirler.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Web sitenizdeki tüm görseller için alt metinleriniz var mı?
• Web sitenizdeki görsellerin alt metinleri anahtar sözcükler içeriyor mu?
• Görsel dosya adlarınız anahtar sözcükler veya ilgili metinler içeriyor mu?

Görseller için alt nitelikleri yalnızca SEO için değil, aynı zamanda kullanılabilirlik için de iyidir. Diyelim ki site ziyaretçiniz göremiyor ancak yalnızca duyuyor, bir ekran okuyucu görselin alt txt’sini okur ve içerik mantıklı olur. Diyelim ki site ziyaretçisi görselleri devre dışı bıraktı veya yavaş bir internet bağlantısından muzdarip, görselin alt niteliğinin içeriği daha sonra görünür olacak ve site ziyaretçisi için mantıklı olacaktır.

Arama motorları açısından, sadece resim alt metinlerindeki anahtar kelimeler arama sıralaması için sinyal değildir, aynı zamanda resimleriniz Google görsel aramasında da üst sıralarda yer alacaktır.

Görsel SEO Nasıl Yapılır?

Bu noktada, “Görseller sayfamı yavaşlatabiliyorsa, onları optimize etmek yerine onlardan kurtulamaz mıyım?” diye merak ediyor olabilirsiniz.

Bu iyi bir soru ve cevap kullanıcı deneyimine geri dönüyor. Kendinize “Görsellerle mi yoksa görseller olmadan mı bir web sitesine bakmayı tercih ederim?” diye sorun, görsellerin kullanıcı deneyiminin önemli bir parçası olduğunu bilin.

Ancak görsellerinizi SEO açısından optimize ettiğinizden emin olun.

Google, görseller için SEO kılavuzunda kullanıcı deneyimini optimize etmeye odaklanmanız gerektiğini vurguluyor.

Görsellerinizi optimize ederken düşünmeniz gereken bazı ipuçları:

• Mümkün olduğunca orijinal görseller ve grafikler kullanın (ücretsiz stok fotoğraflar yerine)
• Görselleri ilgili oldukları bölümlere yerleştirin
• Görselleri tanıtmak veya görseller için bağlam oluşturmak amacıyla metin kullanın
• Erişilebilirliği artırmak için alternatif metin ekleyin

Belirli sayıda görsel belirleyip bunları içerik listesinden çıkarmak yerine, görsellerinizin okuyucu üzerinde nasıl bir etki yarattığını düşünün.

Dikkatli kullanıldığında, görseller aynı zamanda yeni bir sıralama fırsatı haline gelir ve insanların içeriğinizi diğer web sitelerinde tanıtmasının bir yolu olur.

Anahtar Kelime Tutarlılığı

Bir web sitesinin çeşitli sayfa içi SEO öğelerinde kullanılan anahtar kelimeler arasında tutarlılık sağlamak, bir arama sıralaması sinyali olmaktan öte, sağduyulu bir davranıştır.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Hedef anahtar kelimeleriniz başlıkta, açıklamada, içerikte, URL’de ve resim alt niteliğinde tutarlı bir şekilde görünüyor mu?

Web sitenizdeki örümceklenebilir içerikler arasında belirli bir anahtar kelime tutarlılığını korumak zorunludur. Zorunlu olmasa da, yalnızca en iyi uygulama olarak kabul edilir.

Dahili Bağlantılar (Site İçi Link Ağı Oluşturma)

Sayfa içi SEO’nun bir diğer önemli unsuru da dahili bağlantı stratejinizdir. Dahili bağlantı, okuyucuları kendi web sitenizdeki başka bir sayfaya götüren içeriğinizdeki bağlantıları ifade eder (diğer alanlara yönlendiren harici bağlantıların aksine).

Dahili bağlantı kurma konusunda net bir plana sahip olmak, tarama verimliliğini ve konu otoritesini artırabilir.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Dahili bağlantılarınız bağlantı suyunun düzgün bir şekilde akmasını sağlıyor mu?
• Dahili bağlantılarda bağlantı metni olarak hedeflenen anahtar kelimeleri kullanıyor musunuz?

Tarama verimliliği açısından, dahili bağlantılar arama motorlarının tüm içeriğinizi bulup dizine eklemesine ve web sitenizin yapısını anlamasına yardımcı olur. Tarayıcıların sayfalarınızı bulmasını kolaylaştırmak, içeriğinizin derinliğini göstererek uzmanlığınızı ve konu otoritenizi oluşturur.

İnsan okuyucular açısından ise etkili dahili bağlantılar, gezinmeyi, araştırmayı, keşfi destekleyerek ve beklentiler oluşturarak markanızı tanımalarına ve güvenmelerine yardımcı olur.

Site Haritası

Her sitenin bir site haritası olmalıdır. Ancak, sitelerin bir site haritası olmasa bile, arama motorları tarafından dizine eklenirler. Bir site haritasının varlığı, arama motorları için sayfaları bulmayı ve dizine eklemeyi biraz daha kolaylaştırır.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Bir XML Site Haritanız var mı?
• Site haritasını Google Search Console’a gönderdiniz mi?
• Site haritanızı robots.txt dosyanızda buldunuz mu?

Bir site haritası arama motorlarına iki önemli şeyi söylemeye yardımcı olur: tüm dahili bağlantıların konumu ve bir web sitesindeki farklı sayfaların önceliği. İlki tüm dahili sayfaların indekslenmesini iyileştirir ve böylece dahili sayfalara yönelik arama motoru görünürlüğünün önünü açarken, ikincisi bilgi mimarisini anlamaya yardımcı olur.

Site haritası konumu, genellikle bir arama motoru tarayıcısının bir siteyi tararken aradığı ilk dosya olan robots.txt dosyasında da belirtilebilir.

10. Robots.txt

Robots.txt, web sitenizde mevcutsa arama motorları tarafından taranacak ilk dosya olan bir dosyadır. Bu, dizine eklenmemesi gereken sayfalar hakkında bilgi içerir. Genellikle arama motorlarının siteyi verimli bir şekilde tarayıp dizine eklemeleri için rehberlik edecek bilgilerden oluşur ve buna site haritası konumu da dahildir.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Robots.txt dosyanız varsa, hatalı engellenen sayfalar veya engellenen arama botları olup olmadığını kontrol ettiniz mi?

Robots.txt’nin varlığı web sitenizin SEO’sunu doğrudan etkilemez. Bir robots.txt’niz varsa, dizine eklenmesini istediğiniz hiçbir sayfanın engellenmediğinden emin olun. Google Search Console’da tarama sorunları bildiriliyorsa, robots.txt dosyanızı iki kez kontrol ettiğinizden emin olun.

Ayrıca arama motoru botlarının tarama hızını arttırmak için sitenizin robots.txt dosyasında gereksiz sayfaların indekslenmesini önleyebilirsiniz.

11. Sayfa Hızı

Google, 2010 yılında arama sıralamasında sayfa yükleme hızını kullandığını duyurdu. Bu, web sitesinin yükleme hızını birkaç saniyeye düşürmek ve korumaktan başka seçeneğiniz kalmıyor.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Sayfanız dört saniye veya daha kısa sürede mi yükleniyor?

Dikkat, hız pazarlamacılar için değerli bir metadır. Potansiyel müşterilerinizi web sitenizde daha uzun süre tutmak istersiniz, böylece onlarla bir ilişki kurma şansınız olur.

Sayfa hızı, sayfanızın yüklenmesinin ne kadar zaman aldığını ifade eden geniş bir terimdir. Sayfanızın yüklenmesi çok uzun sürerse, okuyucularınızı içeriği görmeden önce kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırsınız.

Think with Google’a göre, üç saniyede yüklenen bir sayfanın hemen çıkma oranı, bir saniyede yüklenen bir web sitesinden %32 daha fazladır.

Yükleme süresi söz konusu olduğunda küçük iyileştirmeler önemli farklar yaratabilir.

Web Sitenizin Hızını Test Etme

Site hızı optimizasyonu, “Sayfa hızım şu anda nasıl görünüyor?” sorusunun cevabıyla başlar.

Başka bir deyişle, Google Analytics ve Search Console kullanarak temel ölçümlerinizi alarak başlayın. Bunu , mobil ve masaüstü performansınız hakkında geri bildirim sağlamak için gerçek zamanlı verileri kullanan Google’ın PageSpeed ​​Insights aracını kullanarak yapabilirsiniz .

Sayfa hızı birkaç metriğe ayrılabilir. PageSpeed ​​Insights sayfanızda göreceğiniz ilk metrik Core Web Vitals olacaktır.

Core Web Vitals Nedir?

Google, 2021’de arama algoritmasına Core Web Vitals olarak bilinen üç sayfa deneyimi sinyalini dahil etti. Bunlar, kullanıcı deneyimini etkileyen ve arama motoru sıralamanızı etkileyebilen sayfa hızının belirli ölçümleridir.

Üç sinyal şunlardır:

• En Büyük İçerikli Boyama (LCP): En büyük görünür öğenin (görüntü veya metin bloğu) yüklenmesinin ne kadar zaman aldığını bularak sayfa yüklemesini ölçer.
• İlk Giriş Gecikmesi (FID): Sayfanın etkileşimliliğini, kullanıcının ilk etkileşiminden sonra sayfanın yanıt vermesinin ne kadar sürdüğünü zamanlayarak ölçer.
• Toplamsal Düzen Kayması (CLS): Kullanıcı kaydırırken sayfadaki öğelerin ne kadar kaydığını ölçerek görsel kararlılığı ölçer.

Zaten güvenilir bir barındırma hizmetiniz ve SEO’ya optimize edilmiş bir temanız veya tasarımınız varsa, site hızını iyileştirmek için atabileceğiniz daha fazla adım var. Google’ın Temel Web Vitals Raporu, web sitenizin mevcut performansına göre hızlandırmak için atabileceğiniz uygulanabilir adımları listeler.

Görselleri Daha Hızlı Yükleyin

Görseller ve diğer medya öğelerinin yüklenmesi metinlerden daha uzun sürebilir, bu nedenle çabalarınızı bu alanlara odaklamanız iyi bir fikir olabilir.

Resim yükleme süresini hızlandırmanın bazı yolları şunlardır:

• Resim dosyalarını sıkıştır
• Orijinal görüntü boyutlarını yeniden boyutlandır
• Görseller için bir içerik dağıtım ağı (CDN) kullanmayı düşünün
• Resimler için tembel yüklemeyi (kazy loading) kullanın (otomatik olarak yüklemek yerine yalnızca kullanıcı resimlere kaydırdığında yükleyin)

Temel olarak, bir içerik dağıtım ağı (CDN), dünyanın her yerinde sunucuları olan bir ağdır. Bir kullanıcı web sitenize gittiğinde, CDN sağlayıcınız, kişiye coğrafi olarak en yakın sunucunun hangisi olduğunu anlar ve web sitenizin varlıklarını iletmek için bu sunucuyu kullanır.

Bir CDN kullanmak web sitenizin daha hızlı yüklenmesini sağlayabilir, ancak bu herkes için her zaman doğru cevap olmayabilir.

Bir WordPress web siteniz varsa, kurulumu ve yönetimi kolay olan birkaç resim sıkıştırma eklentisi vardır. Yoksa, Squoosh uygulaması veya TinyPNG harika alternatiflerdir.

Sonuç olarak karar sizindir, ancak bir CDN ile denemeler yapmak, trafiğiniz arttıkça somut performans sonuçları sunabilir.

Kullanılabilirlik

Kullanılabilirlik, arama motorları için bir sıralama faktörüdür ve sayfadaki öğeler tarafından kontrol edilir.

Bu Konuda Kendinize Sormanız Gereken Sorular;

• Sitenizde gezinmek ve anlamak kolay mı?
• Sitenizin hemen çıkma oranı düşük mü?
• İçeriğiniz hedef arama anahtar kelimeleriyle alakalı mı?
• Sitenizdeki bilgilere kolayca erişilebiliyor mu?
• Sitenizde güven sinyalleri var mı?
• Siteniz tüm tarayıcılarla uyumlu mu? Siteniz
• daha küçük ekranlarda (mobil) görüntülendiğinde kullanıcı dostu mu?
• Sitenizde açılır pencereler ve açılış sayfaları yok mu?

Yukarıdaki soruların cevaplarının dışında bir sitenin kullanılabilirliğini etkileyen daha fazla faktör vardır. Belirli bir arama motoru kullanıcısının aramada döndürülen bağlantıyla nasıl etkileşime girdiği dikkate alınır.

Örneğin, bir arama yapan olduğunuzu ve bir bağlantıya tıklayıp hemen geri düğmesine tıkladığınızı düşünün. Bu siteyle etkileşiminiz zayıftır. Bunun nedeni zayıf kullanıcı deneyimi olabilir ve bu tür etkileşim ölçümleri arama sıralamasının düşmesine neden olabilir.

Site İçi SEO ile Google Rich Snippet’i Hedeflemek

Google reklamlarının tanıtımından sonra iki tür sonuç vardı: ücretli (reklamlar) ve organik (normal arama sonuçları). O zamandan beri arama motorları, öne çıkan snippet’ler, dönen reklamlar ve en önemli haberler gibi öğeler içeren yeni sonuç biçimleri oluşturdu.

Bu formatlardan bazıları, son bölümde bahsettiğimiz resim karuselleri gibi yeni sıralama fırsatları sunar. Bir diğeri ise arama sonuçlarının en üstünde gösterilen ve web sitenize daha fazla dönüşüm sağlama fırsatı olarak hizmet eden öne çıkan snippet’tir.

FirstPageSage’e göre, öne çıkan snippet’ler %43,7’ye varan tıklama oranlarına sahip ve bu da onları SEO pazarlamacıları için çekici bir hedef haline getiriyor.

Parçacıklar için optimizasyon yapmak için, potansiyel fırsatları bulmak üzere hedefinizi ve ilgili anahtar kelimeleri arayın. Parçacıkların iki ana biçimde geldiğini göreceksiniz: paragraf ve liste.

Paragraflar bir sorunun tanımlarını veya cevaplarını sunar ve listeler faydaları veya adım adım süreçleri özetler.

Mevcut kod parçacığı, içeriğinizi optimize ederken kullanmanız gereken biçimlendirmeye dair size bir ipucu verecektir.

Uzman Ekipten, Profesyonel Site İçi SEO Hizmeti

Gördüğünüz gibi, site içi SEO birçok faktörü içerir ve bunların çoğu Google’ın sürekli gelişen algoritmasına ve kullanıcı tercihlerindeki değişikliklere dayanır. Bugün uzmanlarımızdan öğrendiğimiz bir şey varsa, o da en iyi kullanıcı deneyimini sağlamaya odaklanırsanız yanlış yapamayacağınızdır.

SEO için bu, kullanıcı amacını anlamak ve alakalı, yüksek kaliteli içerik oluşturmak anlamına gelir. Buradan, sayfa içi stratejiniz, arama motorlarının ve okuyucuların web sitenizi bulmasının önüne geçebilecek tüm engelleri kaldırmak etrafında dönmelidir.

Digipeak SEO hizmeti ile uzman ekbimizden en modern hizmeti direkt olarak alın. Bilgi için hemen iletişime geçebilirsiniz.