Grafik Tasarım -

02/03/23 -

6 dk okuma

UX Tasarımında Boşluk Kullanımı Nasıl Olmalıdır?

Peakers’la güncel kalın

    ...

    İçerik Tablosu

      İçeriği Paylaş

      Wojciech Zieliński’nin arayüz tasarımcıları için hazırladığı kaynaklardan faydalanıp, boşluk tasarımı ve etkilerinden bahsedeceğimiz bir blog yazısı hazırladık.

      Umuyoruz ki bu yazı bizlere olduğu kadar sizlere de yeni bir bakış açısı kazandıracaktır.

      UX tasarımı ve çok daha fazlası için hizmet almak istiyorsanız bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz.

      Boşluk.. hayatın vazgeçilmez bir parçasıdır.

      Notaları aralarında boşluk olmadan dinlediğinizi hayal edin.

      Bu tam anlamıyla bir gürültü olurdu öyle değil mi?

      İşte aynı şey fotoğraf, resim, heykel ve mimari eserler için de geçerli.

      Elbette UX tasarımcıları da bunu kullanıyor; boşluğu!

      İnsanlığın boşluğa ihtiyacı var.

      Ken Hiebert

      Boşluğun Tasarımınıza Etkileri

      Bir tasarım düzeni oluştururken nesnelerin nefes almasını sağlamanız gerekir.

      Bunu yapabilmek için ilişkili nesneler arasındaki boşluğu fazla açmadan beyaz alanlar (boşluklar) yaratarak başlayabilirsiniz.

      Böylece kullanıcılarınız için odak noktaları oluşturur ve gözlerini nesneler arasında dolaşmaya yönlendirmiş olursunuz.

      Herkes bir şeylere bakar, ancak az insan etkili bir şekilde görür.

      Greg Berryman

      Bir tasarımcı olarak sizin de öncelikli olarak görmeniz gerekiyor.

      Bu yetenek görsel dilin farkında olmanızı sağlar.

      Boşluk

      Boşluk, görsel tasarımlarda göz ardı edilen en önemli unsurlardan biridir.

      Acemi bir tasarımcı, genellikle boşluğun her bir pikselini doldurmaya çalışır.

      Tecrübeli tasarımcılar ise çoğunlukla daha fazla boş alan bırakmayı tercih eder.

      Kullanıcı açısından baktığımızda ise çok az insanın beyaz boşlukların fazlalığından şikayet ettiğini görürüz.

      ‘Çünkü boşluğun olmaması görsel bir gürültüye sebep olur.’

      Şu örneğe bir bakalım:

      Bu iki örnekte içerik tamamen aynı ve ikisinde de dikey yerleştirme yapılmış.

      Fakat aynı nesnelerin yalnızca konumlandırma farkıyla ortaya çıkardığı boşluğun; görsel hiyerarşi, zıtlık ve bakış açısını nasıl değiştirdiğine dikkat edin.

      Grafik tasarımında bunlar çok önemli şeylerdir. İçeriğin okunmasını ve taranmasını kolaylaştırır.

      Küçük Boşluk – Microspace

      Küçük beyaz boşluk, birbirleriyle ilişkili olan nesnelerin ya da harfler, kelimeler, ikonlar gibi diğer küçük nesnelerin arasındaki boşluğu tanımlamak için kullanılan bir terimdir. 

      Küçük nesneler arasındaki boşluk miktarını ayarlamak, onların daha dikkat çekici ve organize olmalarına yardımcı olurken görsel bir uyum hissi yaratır.

      Büyük Boşluk – Macrospace

      Diğer yandan büyük beyaz boşluk, beyaz alanın daha büyük bölümlerine verilen isimdir. Bunlar sütun, paragraf, fotoğraf gibi arayüzün ana nesneleri arasındaki negatif boşluklardır.

      Gözün, odak noktaları arasında kolayca dolaşmasını sağlar.

      Birisi size burada boşa harcanmış çok alanın olduğunu söyleyebilir.

      Fakat buradaki büyük boşluk, önemli noktaların görünmesini sağlar.

      Görsellik

      Kaliteyle yüksek derecede bağlantılı olan boşluğun, estetik yanı da vardır.

      Alışverişe çıktığınızı düşünün.

      Lüks markaları, perakende mağazalarla karşılaştırdığınızda çok daha fazla boş alana sahip olduklarını göreceksiniz.

      ZARA’nın, mağazalarında çok fazla boş alan bırakmasının sebebini bir düşünün?

      Tasarım, görsel planın içeriğindeki benzerlik ve farklılıkları bulup ortaya çıkardığımız bir süreçtir.

      Boşluğu Daha Fazla Kavramla İlişkilendirebiliriz:

      • Kapsamlılık
      • Basitlik
      • Lükslük
      • Rahatlık
      • Nadirlik
      • Netlik

      Müşteriler ve Boşluk Kullanımı

      Şimdilik boşluğun önemli olduğunu muhtemelen biliyorsunuz.

      Gerçek dünyada ise, boşluk, tasarımcılar ve müşteriler arasında sorunlara neden olabilir.

      Ne yazık ki birçok müşteri ve yönetici, boşlukları kayıp alan olarak görüyor.

      Bu alanların daha fazla içerik sunmak veya aynı anda daha fazla bilgi göstermek için kullanılabileceğini düşünüyorlar.

      Genellikle müşteriler tüm bu bilgileri bilmez, bu noktada müşteriyi veya proje yöneticinizi eğitmek sizin işinizin bir parçasıdır.

      Bir toplantı düzenleyin ve düşünce sürecinizi kişiselleştirmeden açıklayın.

      Eğer toplantı sonunda müşteriyi ikna edemediyseniz tasarımınızın karmaşık olan sürümüyle sizin önerdiğiniz sürümü bir A/B testine tabi tutmayı ikna edin.

      Yaptığımız tonlarca kullanıcı deneyimi testi sonucunda insanların gerçekten de metin ve butonların oluşturduğu duvar gibi görünen ekranlardan hoşlanmadığını tecrübe ettik.

      Boşluk hava gibidir, tasarımın nefes alması gerekir.

      Digipeak ekibi olarak bizler, tasarladığımız dijital deneyimlerde, boşluk kullanımlarının tasarımlarımıza sağlayacağı faydanın yanında estetik görünümü de oldukça desteklediğinin farkındayız.

      İnsan odaklı tasarım felsefemizde, boşluk kullanımını kısıtlayarak görsel gürültüye neden olacak bir yapıdan ziyade tasarımın nefes almasını ve iletilen mesajı kullanıcıya rahatlıkla ulaştırmasını hedefliyoruz.

      Tüm bu süreci ve daha fazlasını, temel değerleri bağlılık, uyumluluk, tutku ve kalite olan bir ekiple beraber sürdürmek mi istiyorsunuz? O zaman aşağıdaki içeriklerimizi incelemenizi öneririz.

      Dijital pazarlama hakkında merak ettiğiniz diğer şeyleri öğrenmek için blog sayfamızı ziyaret edebilirsiniz!

      İçeriği Paylaş

      Teklif Alın

      ...
      ...

      Digipeak Newsletter’da
      bize katılın!

      Hemen katılın ve dijital pazarlama dünyasına ait güncellemeleri kaçırmayın!

        İlgili Yazılar